Tapu ve Kadastro Çalışanlarına Koruyucu Giyim Yardımı Ödenmesi ile ilgili Genel Başkanımız Sayın Salih Demir'in yaptığı açıklamadır:
Türk İmar-Sen olarak Kamu hakem kurulu kararında yer alan “Kadastro çalışmalarına katılanlar sınırlı kalmak kaydıyla Tapu ve Kadastro Genel müdürlüğü çalışanlarına Koruyucu giyim yardımı ödenmesi” kararını Genel Müdür, Genel Müdür yardımcılarına yaptığımız ziyaretlerde gündeme getirerek çözüm istedik.
Çalışanların bu yöndeki taleplerini iletmek için kurumda birçok görüşme yaptık.
Kısacası koruyucu giyim yardımının tüm çalışanlara ödenmesine yönelik bir karara dönüştürmek adına yoğun bir mücadelemiz oldu. Tapu ve Kadastro üst düzey yönetiminin de hassasiyet göstermesi ile bu durum düzeltilmiş oldu. Kendilerine teşekkür ediyoruz.
Fakat tarlada yüzü olmayanın harmanda görünme çabasına da ayrıca şaşırıyoruz. Toplu sözleşmede masada tek biz oturalımdan başka bir derdi olmayarak tüm kamu çalışanlarını zarara uğratıp, 2 yılını heba edenler utanmazlığa ve arsızlığa devam ediyorlar.
Şimdi de başından beri eksik olan ve ancak 5. Toplu sözleşmede bunların teklifi ile değil de HAKEM KURULU KARARIYLA yaygınlaştırılan ama yine eksik kalan koruyucu giyim yardımını biz kazandık diye ortalarda gezmeye başlamışlar. Madem toplu sözleşmede bir kazanım elde etme çapınız vardı da maaşlara zam veya diğer ücretlerle ilgili neden bir tane kazanım elde edemediniz ve daha önceki toplu sözleşme hükümlerinin üstüne çok sınırlı ilaveler olan bir hakem kurulu kararı ortaya çıktı. Hadi ücret artışına çapınız yetmiyor koruyucu giyim yardımını niçin tüm Tapu ve Kadastro çalışanlarına kazandıramadınız.
Sizin kazandık dediğiniz koruyucu giyim yardımı bu zamana kadar sizin beceriksizliğiniz yüzünden yarım yamalak çıkan bir düzenleme idi. İş bilmezliğiniz öyle bir boyuttaki; aynı hizmet kolundaki kurum çalışanları koruyucu giyim yardımlarına ancak 7 yılda kavuşabildi.
Bunun mahcubiyetini duymanız gerekirken hala kalkıp müjde biz kazandık demeniz ayrı bir arsızlıktır. Peki ben bunları size çok görüyormuyum hayır aksine yakıştırıyorum. Çünkü siz 4-5 puan artış olmazsa imzalamayız deyip te 6 saat sonra 0.5 puanlık bir artışa imza atıp bunu da müjde olarak duyuranlarsınız.
Toplu sözleşmede memurun sorunun çözmek yerine biz tek başımıza oturmak istiyoruzun derdinde olanlarsınız
Taleplerimiz gerçekleşmezse meydanları inletiriz deyip, öğle arası 2 saat iş bırakıp bakanlık önüne boş cüzdana atarak, toplu sözleşmedeki eylemlilik sürecini tamamlayıp köşesine çekilenlersiniz.
O yüzden ben şaşırmıyorum. Size gerekeni yapacak olanlar ise size bir şekilde üye olan veya yapılan kamu çalışanlarıdır. Eminim ki onlar gerekeni yaptıklarında çalışma hayatında her şey çok farklı olacaktır.